İnternet Alışverişlerinde Cayma Hakkı (Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği)
- Kolektif
- 17 Haz
- 5 dakikada okunur
İnternet alışverişlerinde cayma hakkı, satıcı ve/veya sağlayıcı ile tüketicinin eş zamanlı olarak fiziksel varlıklarının bir arada olmadığı, mesafeli satış uygulamalarının var olduğu şartlarda alışverişin güvenli ve etkili bir şekilde devamını sağlayan en önemli unsurdur. Dijitalleşen dünya ile birlikte alışılagelmiş standartlar terk edilmeye başlanmış ve giyimden elektroniğe neredeyse bütün ihtiyaçların internet üzerinden karşılandığı bir düzen oluşturulmuştur. Bu değişim son yirmi yılda beklenmedik şekilde artmış ve hukuki düzenlemeler güncelliğini yitirmeye başlamıştır. Bu nedenle oluşan uygulama boşluklarını ortadan kaldırmak isteyen kanun koyucu yeni bakış açıları geliştirmiş ve farklı düzenlemeler oluşturmaya başlamıştır.
Tüketici, çevrim içi ortamda satın aldığı bir ürünü, fiziksel olarak görmeden ya da denemeden edindiği için bazı risklerle karşı karşıya kalmaktadır. İşte tam bu noktada, tüketiciyi koruma altına alan temel haklardan biri olan cayma hakkı, hayati önem taşımaktadır. Bu hak, özellikle mesafeli sözleşmeler kapsamında, tüketicinin kararından geri dönmesini sağlayan en önemli güvencelerden biridir. Türkiye’de bu konu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile bu kanuna dayanılarak çıkarılan Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği çerçevesinde düzenlenmiştir.
Mesafeli Satış Sözleşmesi ve Hukuki Çerçeve
Mesafeli sözleşmeler, 06.03.2003 tarih ve 4822 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun on dördüncü maddesi ile 4077 Sayılı Kanunun dokuzuncu maddesinden sonra 9/A maddesinin getirilmesi suretiyle yasal düzenleme altına alınmıştır. Şu an ilgili değişikliğe paralel olarak 6502 sayılı Kanunun 48. Maddesinde yer alan düzenlemeye göre mesafeli sözleşme, satıcı veya sağlayıcı ile tüketicinin eş zamanlı fiziksel varlığı olmaksızın, mal veya hizmetlerin uzaktan pazarlanmasına yönelik olarak oluşturulmuş bir sistem çerçevesinde, taraflar arasında sözleşmenin kurulduğu ana kadar ve kurulduğu an da dâhil olmak üzere uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle kurulan sözleşmelerdir.
Mesafeli sözleşmenin unsurları tanımdan da anlaşılacağı üzere şu şekildedir:
Fiziki karşılaşma yoktur.
İletişim aracı uzaktır (internet/telefon).
Sipariş sonrası mal veya hizmet teslim edilir.
Bu tanım, yalnızca tüketiciyi değil çevrimiçi ekonomiyi de korumayı amaçlamaktadır.
Mesafeli satış işlemleri için uygulamada en önemli düzenleme, Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’dir. Bu yönetmelik, 27 Kasım 2014 tarihinde yürürlüğe girmiş ve birçok defa güncellenerek dijitalleşen ticaret hayatına uyum sağlamaya çalışmıştır. Yönetmelik, tüketicinin bilgilendirilmesinden başlayarak cayma hakkının kullanımına kadar birçok hususu ayrıntılı şekilde düzenlemiştir.
Cayma Hakkının Tanımı Ve Önemi
Cayma hakkı, tüketicinin satın aldığı mal veya hizmetten herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin belirli bir süre içerisinde vazgeçmesine olanak tanıyan bir haktır. Bu hak, tüketicinin alışveriş esnasında yaşadığı belirsizliği ve bilgi dengesizliğini gidermeye yöneliktir.
Süresi ve Şekli
Mesafeli satış sözleşmesi uygulanırken kullanılan cayma hakkı on dört gün içinde kullanılmalıdır. Bu süre söz konusu alacak ‘’mal’’ ise malın tüketiciye tesliminden; ‘’hizmet’’ ise hizmet sözleşmesinin kurulduğu andan itibaren başlar. Malın teslim edilmediği süre boyunca da tüketici cayma hakkını kullanabilir.
Cayma hakkı, yazılı bildirimle veya kalıcı veri saklayıcısı (e-posta, kısa mesaj gibi) yoluyla kullanılabilir. Cayma hakkının kullanılmasında yazılı ve sözlü iletişim araçları ile bilgilendirme yapılması gerekli ve yeterlidir. İspat konusunda sıkıntı yaşanmaması açısında telefon görüşmesi şeklinde cayma hakkının kullanılmaması önerilmektedir. Satıcı, bu bildirimi aldıktan sonra en geç 14 gün içinde, tüketiciye yaptığı ödemeyi iade etmekle yükümlüdür. Tüketici de bildirimi yönelttiği tarihten itibaren 14 gün içerisinde söz konusu ürünü geri göndermekle yükümlüdür.
Bilgilendirme Zorunluluğu
Satıcı, cayma hakkı ile ilgili olarak tüketiciyi açık, anlaşılır ve kolay erişilebilir bir şekilde bilgilendirmek zorundadır. Bu yükümlülük yerine getirilmediğinde, cayma hakkı süresi 14 günden 1 yıla kadar uzayabilir. Bu düzenleme, tüketicinin lehine olacak şekilde zaman bakımından daha geniş bir koruma sağlar.
Tüketici on dört gün içinde cayma hakkını kullanır ise hiçbir gerekçe göstermesine gerek yoktur. Söz konusu ürün satıcı veya sağlayıcıya aynen teslim edilmek üzere geri gönderilebilir. Bu hakkın kullanılmasında söz konusu satıcı/sağlayıcı herhangi bir cezai şart öngöremez.
Cayma Hakkının Kapsamı Ve Sınırları
Cayma hakkı, temel kural olarak tüm mesafeli satış sözleşmeleri için geçerlidir. Ancak bazı istisnalar da mevcuttur. Bu istisnalar, hem mal ve/veya hizmet sağlayıcının zarar görmesini engellemek hem de bazı ürünlerin doğasından kaynaklanan nedenlerle belirlenmiştir.
Cayma Hakkının Kullanılamayacağı Haller
Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’nin 15. maddesine göre taraflarca aksi kararlaştırılmadığı sürece cayma hakkının kullanılamayacağı durumlar şunlardır:
· Fiyatı finansal piyasalardaki dalgalanmalara bağlı olarak değişen ve satıcı veya sağlayıcının kontrolünde olmayan mal veya hizmetlere ilişkin sözleşmeler.
Tüketicinin özel istekleri doğrultusunda üretilen veya açıkça kişisel ihtiyaçlarına göre şekillendirilen mallar.
Çabuk bozulabilen veya son kullanma tarihi geçebilecek ürünler.
Ambalajı açıldıktan sonra sağlık veya hijyen açısından iadesi uygun olmayan ürünler (örneğin iç çamaşırı, kulaklık, makyaj malzemeleri).
Tesliminden sonra başka ürünlerle karışan ve doğası gereği ayrıştırılamayan ürünler.
Belirli bir tarihte ya da dönemde gerçekleştirilecek olan konaklama, taşıma, araç kiralama, yiyecek-içecek temini gibi hizmetler.
Elektronik ortamda anında ifa edilen hizmetler ya da dijital içerikler (örneğin online kitap, oyun kredisi) ve geri dönüşü olmayan dijital ürünler.
Abonelik sözleşmesi kapsamında sağlananlar dışında, gazete ve dergi gibi süreli yayınların teslimine ilişkin sözleşmeler.
Bu sınırlamalar, tüketici ile satıcı arasında dengenin sağlanmasını ve kötü niyetli kullanımın önlenmesini amaçlamaktadır. Hukuk kurallarının sadece bir tarafı koruması bir süre sonra hak dengesizliklerine neden olabilecek ve suistimale yol açabilecektir. Bu nedenle her hak için o hakkın doğasına uygun olarak sınırlamalara gidilmesi oldukça doğal ve gereklidir.
Cayma Hakkı ve Satıcı Yükümlülükleri
Tüketici cayma hakkını kullandığında, satıcı;
Ürün bedelini ve varsa kargo ücretini 14 gün içinde iade etmekle yükümlüdür.
İade işlemi, tüketicinin ödeme yaptığı yöntemle gerçekleştirilmelidir.
Tüketici ürünü iade ettiği sürece, cayma hakkından kaynaklanan tüm bedellerin eksiksiz geri ödenmesi gerekir.
Yönetmelik uyarınca, iade kargo bedeli, sözleşmede aksi belirtilmemişse satıcıya aittir.
Sıkça Sorulan Sorular
1. İnternet Alışverişlerinde Cayma Hakkı Kapsamında Satıcı/Sağlayıcı Tarafından Eksik veya Hatalı Bilgilendirilme Yapılırsa Ne olur?
Tüketici, mesafeli sözleşmeye dair bazı hususlarda sözleşme kurulmadan (herhangi bir ödeme yapmadan) önce yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile bilgilendirilmek zorundadır. Bu husus Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliğinde “ön bilgilendirme” başlıklı 5 inci maddesinde düzenlenmiştir.
Buna göre tüketici;
Sözleşme konusu mal veya hizmetin temel nitelikleri,
Satıcı, sağlayıcı veya aracı hizmet sağlayıcının adı, unvanı, açık adresi, telefon numarası,
Mal veya hizmetin tüm vergiler dâhil toplam fiyatı,
Varsa tüm nakliye, teslim ve benzeri ek masraflar
Cayma hakkının kullanımı,
Hak arama yollarının kullanımı,
gibi konularda önceden bilgilendirilmek zorundadır. Ön bilgilendirme içeriğindeki eksik ve hatalı bilgilerden sağlayıcı sorumludur. Aynı zamanda sağlayıcı tarafından herhangi bir şekilde taahhüt edilen bilgilerin ön bilgilendirme aşamasında da sunulması zorunludur.
Satıcı, tüketiciye cayma hakkı konusunda gerektiği şekilde ön bilgilendirme yapmamışsa, tüketici cayma hakkını kullanmak için on dört günlük süre ile de bağlı değildir. Bu süre, cayma süresinin bittiği tarihten itibaren bir yıl sonra sona erer.
2. Teslimat Sürecinde Yaşanan Aksaklıklar ve Gecikmeler Hangi Tarafın Sorumluluğundadır?
İnternet veya telefon üzerinden yapılan alışverişlerde taahhüt edilen bir süre yoksa en geç otuz gün içerisinde satıcı malı göndermek zorundadır. Eğer bu süre içerisinde mal gönderilmez ise, tüketici sözleşmeyi feshederek on dört gün içerisinde yasal faiziyle birlikte tüm ödemelerini geri alma hakkına sahiptir. Eğer ürünün teslim edilmesi ‘’imkansızlaşmış’’ ise bu durumda en geç 3 gün içinde satıcı bilgilendirmede bulunmalı ve 14 gün içinde yapılan ödemeleri teslim etmek zorundadır.
3. ‘’İade ve Değişim Yoktur’’ İbaresinin Yasal Dayanağının Var Mı?
Cayma hakkının tüketici için en önemli haklardan biridir ve kanun koyucu da bu hakkın kullanımını kolaylaştırmak için taraflara belirli yükümlülükler yüklemiştir. Tüketici hiçbir gerekçe göstermeksizin ceza niteliği taşıyan bir ödeme yapmaksızın 14 gün içinde cayma hakkını kullanabilir. Burada almış olduğu ürüne ilişkin cayma hakkını kullandığını satıcı/sağlayıcıya bildirmesi ve ürünü almış olduğu şekilde geri göndermesi yeterlidir. Karşı taraf iade edilen ürünü geri aldıktan sonra tüketiciye ödeme yapmak zorundadır. Cayma hakkını kullandığı için tüketicinin yapmış olduğu ödemeden herhangi bir kesinti yapılamaz. Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği madde 15’te yer alan istisnaların kapsam dışında değerlendirileceği açıktır.
Sonuç olarak internet alışverişlerinde cayma hakkı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliğinde düzenlenmiş olup mağdur olması muhtemel taraf olan tüketiciyi koruma odaklı bir bakış açısı ile sistem kurulmuştur.
Tüketici Hukuku sistemimiz için yeni ancak oldukça önemli bir alandır. Bu alanın kapsamı ve uygulama aşamaları çoğu zaman anlaması güç unsurlar içerebileceği için alanında uzman avukatlardan yardım almak süreç içerisinde önem arz etmektedir.
Sibel KARAAHMETOĞLU
Comments