Yazılım ve Bilgisayar Programları İçin İsteğe Bağlı Tescil
- Kolektif
- 2 Tem
- 5 dakikada okunur
Bilgisayar programları ve yazılımlar, insan ürünü olmaları nedeniyle fikir ve sanat eseri kapsamında değerlendirilir. Bu eserler, kopyalanmaları, çoğaltılmaları veya izinsiz kullanılmaları gibi durumlara karşı eser sahibinin haklarını korumak amacıyla çeşitli yasal düzenlemelere tabidir. Bu bağlamda, bilgisayar programları ve yazılımların tescili, hak sahipleri için önemli bir koruma aracı sunar.
Neden Yazılım ve Bilgisayar Programları İçin İsteğe Bağlı Tescil Yaptırmalısınız?
Yazılım geliştiriciler ve şirketler için isteğe bağlı tescil, birçok önemli avantajı beraberinde getirir:
Tescilli yazılımlar, yazılımın izinsiz kopyalanmasını, kullanılmasını veya dağıtılmasını engellemeye yönelik hukuki süreçlerde eser sahibine önemli bir ispat avantajı sağlar. Bu sayede yazılımın size ait olduğunu kanıtlamak kolaylaşır ve olası bir uyuşmazlıkta mahkemeye sunulabilecek güçlü bir delil elde edilmiş olur.
Özellikle ticari anlamda değer kazandığında, tescilli yazılımlar mali haklarınızın size ait olduğunu açık şekilde belgeleyerek gelir elde etmenizin önünü açar. Bu durum, yazılımınızın pazarlanmasında da size avantaj sağlar.
Yazılımın tescilli olması, iş dünyasında güvenilirlik algısını artırır; müşteriler ve iş ortakları nezdinde profesyonel bir izlenim yaratır.
Ayrıca tescil, yazılım geliştirme sürecinde harcadığınız emek ve zamanın korunmasına katkı sağlar. Rakiplerinizin yazılımınızı izinsiz kullanması veya kopyalayarak rekabet avantajı elde etmesini hukuken engelleme imkânı sunar.
FSEK Kapsamında Yazılım ve Bilgisayar Programlarının Hukuki Durumu
Yazılımların yasal koruma altında olması için öncelikle Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında "eser" olarak kabul edilmesi gerekir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca bilgisayar programları tasarım sayılmaz ve patent korumasına tabi değildir. Bu nedenle, bilgisayar programları ve yazılımların ancak FSEK kapsamında tescil edilerek korunması mümkündür. Tescil edilebilmesi için ise Kanunda belirtilen bazı şartları sağlamak gerekmektedir. FSEK kapsamında bir fikir ve sanat ürününün eser olarak kabul edilmesi için aşağıda yer alan şartlar aranır:
Fikir ve sanat ürünü olması gerekir.
Eserin bir sahibinin olması ve eserin sahibinin hususiyetini taşıması.
FSEK kapsamında tanımlanan ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eseri türlerinden herhangi birinin vasfını taşıması.
Yaratım derecesinin fikri çabanın ürünü olması ve belli bir yaratma derecesini aşması.
Üçüncü kişilerce algılanabilecek nitelikte olması.
Eser Sahipliği ve Mali Haklar
Kanunun 8. maddesinde hüküm altına alındığı gibi, eserin sahibi, onu meydana getirendir. Eser sahibi bir kişi olabileceği gibi birden fazla kişi de olabilir. Birden fazla kişinin iştirakiyle meydana gelen bir eser ayrılmaz bir bütün teşkil ediyorsa, eserin sahibi, onu vücuda getirenlerin birliğidir. Birliğe adi şirket hükümleri uygulanır. Tüzel kişiler eser sahibi olamazlar ancak eserin mali haklarına sahip olabilirler. Manevi haklar ise eser sahibinde yer alır.
İşçi-İşveren İlişkisinde Üretilen Yazılımlar ve Yazılım Korsanlığı
Eğer bir bilgisayar programı, hizmet ilişkisi çerçevesinde, yani şirket bünyesinde çalışan bir işçi tarafından oluşturulmuşsa, yazılımın haklarının durumu ayrıca değerlendirilmelidir. Eser sahibi her halükarda yazılımı oluşturan kişi olacaktır. Ancak yazılım veya bilgisayar programı üzerindeki mali hakların sahibi yazılımcı şirket olacaktır
Türk hukukunda yazılım sektöründeki önemli sorunlardan biri de, işveren-işçi ilişkisi bağlamında üretilen bilgisayar programları ve yazılımların hakları ile ilgili sorunlardır. İşyerinden ayrılan bir işçinin, farklı işyerlerinde veya kendi kurduğu şirketinde daha önce hizmet ilişkisi kapsamında oluşturduğu yazılımı kullanması, çoğaltması, satması yazılım korsanlığı olarak kabul edilir.
Hangi Yazılımlar FSEK Kapsamında Eser Kabul Edilir?
FSEK kapsamında tanımlanan eser türlerinden olan ilim ve edebiyat eserleri ile ilgili olarak, Kanunun 2. maddesinde, "Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları" da ilim ve edebiyat eseri olarak sayılmıştır. Ayrıca, ilgili maddenin devamında da "Arayüzüne temel oluşturan düşünce ve ilkeleri de içine almak üzere, bir bilgisayar programının herhangi bir ögesine temel oluşturan düşünce ve ilkeler eser sayılmazlar." denilerek fikirlerin, ilkelerin, yöntemlerin, algoritmaların tek başına korunmayacağı hüküm altına alınmış ve yalnızca somut ifade edilmiş şekiller (örneğin yazılmış bir kod, tasarlanmış arayüz, görsel öğeler vb.) korunabileceği belirtilmiştir.
Tescil Türleri: Zorunlu ve İsteğe Bağlı Tescil
Fikir ve sanat eserlerinin tescil işlemi, zorunlu ve isteğe bağlı olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. FSEK'in 13. maddesinde belirtildiği gibi zorunlu tescil kapsamına girenler şunlardır:
Müzik eseri içeren yerli ve ithal yapımlar.
Sinema eseri içeren yerli ve ithal yapımlar.
Yerli ve ithal bilgisayar oyunları.
Yazılım ve bilgisayar programları için isteğe bağlı tescil öngörülmüş olup, yukarıda da açıklandığı gibi yerli ve ithal bilgisayar oyunlarının tescili ise zorunlu hale getirilmiştir. İsteğe bağlı tescilde tescil yapılması ve bandrol bulundurulması zorunlu değildir. Ancak zorunlu tescilin gerektiği durumlarda bandrol kullanımı zorunlu hale getirilmiştir.
Genel olarak kayıt ve tescil işlemleri, hak sahipliğinin ispatında kolaylık sağlamakla birlikte, gerçekleştirilen tescil eser sahibine doğrudan bir hak vermez. Bunun dışında fikirlerin korunmayacağı ve tescillenemeyeceği kanunda açıkça yer almaktadır. Fikirler üzerinden ortaya konulan ürünler tescil edilip korunabilir. Tescil işlemleri genel olarak meydana gelen eserin eser sahibini belirlemeye kolaylık sağlayan beyana dayalı işlemlerdir.
Sıkça Sorulan Sorular
Kimler Tescil Başvurusunda Bulunabilir?
İsteğe bağlı tescil işlemlerini kural olarak sadece eser sahipleri yapabilir. Ancak bazı durumlarda tüzel kişinin başvuru yapması da mümkündür. Bunun için tüzel kişinin iş akdiyle çalıştırdığı kişi veya kişilerin iş saatleri içinde ilgili programı veya veritabanını meydana getirmiş olması gerekmektedir. Bir diğer durumda ise, yapılan program veya veritabanı belirli bir ücret karşılığı sözleşmesel olarak gerçek ya da tüzel kişiye yaptırılmışsa, eser sahibi değil hak sahibi olunduğu için isteğe bağlı kayıt-tescil başvurusu yapılamaz. Ancak bu durum herhangi bir hak kaybı anlamına gelmez. Program veya veritabanı üzerindeki mali haklar sözleşme çerçevesinde kullanılır.
Tescil İşleminin Süresi Ne Kadardır?
Tescil işlemi, eser sahibinin ölümüne kadar ve eser sahibinin ölümünden itibaren 70 yıl boyunca geçerlidir. Bu bağlamda, ölen eser sahibinden geriye kalan eserleri (şiir, resim, bilgisayar programı vb.) mirasçı veya mirasçıların da isteğe bağlı tescil işlemi yapması mümkündür. Belirtilen sürenin dolması durumunda eserin sahibine tanınan mali haklar sona erer ve eserlerin serbestçe kullanılması, çoğaltılması veya kopyalanması mümkündür.
Lisans Sözleşmesi Nedir?
Lisans Sözleşmesi, eser sahibinin eser üzerindeki haklarını devretmek için üçüncü bir gerçek veya tüzel kişiyle yaptığı sözleşmeye denir. Lisans sözleşmeleriyle eserin telif hakları değil, yalnızca kullanma hakkı devredilir. Kural olarak bir bilgisayar programının kullanılması, çoğaltılması, kopyalanması yasaktır. Ancak lisans sözleşmesiyle bu durum yasal hale gelir. Lisans sözleşmesinde hakların başka bir üçüncü kişiye devredilmeyeceği yer alabileceği gibi böyle bir hükmün konulmadığı sözleşmeler de mevcuttur. Lisans sözleşmesi hazırlanırken bilgisayar programlarında düzeltme yapılamayacağı veya düzeltme yapılmasını engelleyecek bir hükmün konulamayacağı FSEK 38/3’te açıkça yer almaktadır.
İsteğe Bağlı Tescil Başvurusu Nereye Yapılır?
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü, fikir ve sanat eserlerine ilişkin kayıt, tescil ve bandrol işlerini yürütmekle yükümlü makamdır. İlgili birim Ankara'dadır ve başvuru şahsen veya posta yoluyla yapılabilir. Ancak bunun için Kültür ve Turizm Bakanlığı sitesinden online bir başvuru yapılması gerekmektedir. Söz konusu eserlere ilişkin uyuşmazlıklarda, İhtisas Mahkemeleri olan Fikri ve Sınai Haklar Mahkemeleri, ihlal ve hükümsüzlük davalarında yetkili makamdır.
Avukatın Önemi
Yazılım ve bilgisayar programlarının tescili, fikri mülkiyet haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Bu süreçlerin karmaşık hukuki detayları ve olası uyuşmazlıklar karşısında hak kaybı yaşamamak için uzman bir avukattan destek almak kritik öneme sahiptir. Avukatınız, tescil sürecinde doğru adımları atmanızı sağlayacak, olası hak ihlallerinde yasal yollara başvurarak haklarınızı etkin bir şekilde savunacak ve lisans sözleşmelerinin hazırlanmasında size rehberlik edecektir.
Yazan: Bilal Özden
Editör: Av. Sünbül Akçınar
Comments